Safranbolu adı nereden gelmekte? Safranbolu ismi nereden geliyor? Safranbolu UNESCO mirası listesinde mi? Safranbolu Tarihi

Safranbolu’nun önemli tarihi yerleri neresidir?

Safranbolu Tarihi

Safranbolu ismini nereden almıştır?

Safranbolu ismini daha önce bölgede bol miktarda yetiştirilen safran isimli bitkiden almaktadır.

Safran; bir çeşit küçük bahçe bitkisi; pembe, sarı veya beyaz çiçekleri baharın ilk zamanlarında açar. Sarı tomurcuklarından öğütülerek elde edilen yoğun maddenin bir gramı ile 2 ton su sarı renge boyanabilmektedir. İlaç sanayinde ve kimyasal renklendirilmede kullanılır. 19. y.y. da Safranbolu özellikle İngiltere’ye tonlarca safran ihraç etmiştir. Günümüzde ise nazlı bir bitki olan safranın yetiştirilme alanı daralmıştır. Safranbolu’nun kuruluşu tarihi olarak M.Ö. 2000’li yıllara gösterilmektedir. Teodora adlı bir prenses tarafından kurulduğu rivayet edilen şehrin adı o dönem için Teodorapolis olarak geçmektedir.

Safranbolu UNESCO Dünya Mirası Listesinde dir.

Safranbolu UNESCO’nun Dünya Miras Listesinde başkenttir. Bunun sebebi kent dokusunu olduğu gibi koruyabilmiş olmasıdır.Ancak son dönemlerde kurallara aykırı restorasyon yapıldığı hakkında raporlar düzenlemesi üzerine UNESCO 22-24 eylül tarihleri arasında Safranbolu’da bir toplantı yaptı ve tahribat değerlendirildi. Safranbolu’nun başkentliğinin iptali hatta miras listesinden çıkartılması tartışıldı ancak gerek olmadığına karar verildi.

Safranbolu Tarihi


Safranbolu; Yeni Safranbolu ve Tarihi Safranbolu olarak ikiye ayrılır. Konumuz olan Tarihi Safranbolu’yu da Bağlar ve Şehir diye ikiye ayırmak ve bu şekilde incelemek daha doğru olacaktır. Bağlar bölgesi Safranbolu halkının yaz döneminde sıcak sorununu çözmek için taşındığı yüksek bölgede kurulmuştur. Şehir ise yine ısınma kaygısı ile çukur alanda yer almaktadır..İki bölgenin ev tipleri aynıdır. Bölgede ki evlerin hepsi 17 yy. sonu 18 yy. başında yapılmıştır. Konaklar 2 veya 3 katlıdır. İlk katlarında ahırın da yer alabileceği hayat altı (ayak altı) denen bölüm vardır.Bu bölüme 2 tane giriş vardır. Bir tanesi misafirler tarafından kullanılır. Kapılarda 2 tane tokmak göze çarpar. Bu tokmaklardan kalın ses çıkartanı erkekler ince ses çıkartanı ise kadınlar tarafından kullanılır. Üst katlarda odalar yer almaktadır. Her evde 7-8 oda bulunur. Her oda bir ailenin rahatça yaşayabileceği şekilde düzenlenmiştir. Odalarda dolaplar içinde bir banyo ve mutfak yer alır. Banyolar su giderleri bir tahta ile kapatıldıktan sonra yüklük şeklinde kullanılmaktadır. En üst katta kayınvalideye ait, misafirlerin ağırlandığı Baş oda ter almaktadır.Ahşap konaklarda ısınma her odada bulunan ocaklar sayesinde sağlanmaktadır. Yine ısınma sorunu ile ilgili olarak dikkat çekici bir şey odaların açıldığı sofaların tavanlarının oda tavanlarından daha yüksek olduğudur. Amaç ısınan havayı yüksek tavanda hapsetmek havalandırma işleminden sonra bu hava sayesinde tekrar ısınma süresini kısaltmaktır.Tavanlarda dikkat çekici diğer bir şey süslemelerdir. Oyma ve kakma yöntemi ile yapılan süslemeler bazen tavan üstüne yapılmış bazen de yerde yapıldıktan sonra tavana monte edilmiştir. Tavanlarda bel kemiğini oluşturan yere gümüş çiviler çakıldığı görülebilmektedir. Paslanmayı önlemek ve yapının sağlamlığı düşünülmüştür. 

Konaklarda geyik boynuzları görmek mümkündür. Geyik boynuzunun uğur getirildiği düşünülmektedir. Konaklara çevre köylerden besleme kızlar alınarak büyütülür. Kızlar evin işlerine yardım eder evlenme yaşına gelince evin kızı gibi evlendirilir ve yeni bir kız alınır. Misafirlere servisi bu kızlar yapar ancak eve erkek yoğun bir misafir grubu geldiyse misafir odasının duvarında yer alan döner dolap sayesinde kızlar erkek içine çıkmadan servis yapabilmektedirler. Üst katlardaki pencerelerde (alt katlarda pencere yoktur) ahşap kafesler vardır. Bu kafesler de evde yaşayan kadınların dışardan görülmeden pencere kenarına oturabilmeleri içindir. Çarşı bölgesi tamamen Türk yerleşimidir. Hükümet binasının arkasında yer alan taş binalar ise 1924 yılına kadar bölgede yaşayan Rumlara ait   şimdi kullanılmayan evlerdir.Şehrin çıkışında ise Yazıköy Yahudi yerleşimi yer almaktadır.

Safranbolu’nun kuruluşu M.Ö. 2000’li yıllara kadar uzanmaktadır. Teodora adlı bir prenses tarafından kurulan şehrin o dönem ki adı Teodorapolis idi. Zaman boyunca Gasgaslar, Kimmerler, Lidyalılar ve Persler bölgede egemen olmuşlar, M.Ö. 100 yılında Bitinyalılar şehri ele geçirmiş 40 yıllık bir egemenlik sürecinden sonra şehrin kontrolünü Romalılara bırakmışlardır. M.S. 395 yılına kadar Roma 395’ten 1196 yılına kadar Bizans egemenliği söz konusudur. 1196 yılından sonra 13. yy.da ki moğol istilasına kadar Türk boylarının hakimiyeti altında yaşayan şehir Selçukluların dağılmasından sonra Candaroğulları beyliğinin bir şehri olmuştur.14. YY.lın başından 1402 Ankara savaşına kadar Osmanlı hakimiyeti altındaki şehir Fetret devri boyunca Candaroğlu beyliğinin tekrar kurulmasıyla yeniden bu beyliğin bir şehri olmuş ve son olarak 1459 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından fethedilmiştir.

Türkiye Cumhuriyetinin kurulması ile Zonguldak’a bağlanan şehir bir dönem Kastamonu’ya bağlanmıştır. 1996 yılında Karabük il olunca Safranbolu Karabük’e bağlanmıştır.

Safranbolu’nun Tarihi ve Şehrin Önemli Yerleri


Eski Hükümet binası

1904 yılında Enis Paşa tarafından yaptırılmış 1976 yılında bir yangın geçirmiştir.

Safranbolu Tarihi, Eski Hükümet Binası
Safranbolu Tarihi, Eski Hükümet Binası

Saat kulesi

204 yıllık saat kulesi sadrazam İzzet Paşa tarafından yaptırılmıştır. Şehrin her yerinden görülebilmektedir

Cinci Hanı ve Hamamı

Üfürükçü Hocalardan Cinci Hocanın eşi Hamide Hatun tarafından 1640-48 yılları arasında yaptırılmışlardır. (Cinci hoca Deli İbrahim döneminde kazaskerlik yapmış, sultan tahtan indirildiğinde sürgüne yollanmış ve 1648 yılında sürgünde öldürülmüştür) Hamam kesme,  moloz taş duvarlı, iki katlı, avlulu bir binadır.Avluya açılan revakların arkasında odalar sıralanmıştır. Ahırı avlunun güneybatısındadır.

Eski Cami

Cami Kebir mahallesindedir.14. yüzyılda Gazi Süleyman Paşa tarafından yaptırılmıştır. Kiliseden devşirildiği düşünülmektedir. Yazıtı yoktur. Moloz taş duvarlı, kare planlı ve ahşap tavanlıdır.

Hidayetullah Camisi

İzzet Mehmet Paşa mahallesindedir. 1719 yılında Hidayet Ağa tarafından yaptırıldığı, kapısı üzerindeki yazıtta belirtilmiştir. Diğer yazıta göre de 1874 yılında Hacı Süleyman Efendi tarafından onartıldığı yazılıdır. 1950 yılında da onarım görmüştür. Moloz taş duvarlı, kareye yakın planlı bir camidir. Yarım minaresi geometrik süslemelidir. 

İzzet Mehmet Paşa Camisi

İzzet Mehmet Paşa Mahallesinde ve çarşı ortasındadır. 1796 yılında Sadrazam Safranbolulu İzzet Mehmet Paşa ( 1743-1812 ) tarafından yaptırılmıştır. 1900 yılında esaslı bir onarım görmüştür. Kesme taştan yapılmıştır. Kare bir  gövde üzerinde yükselen tek şerefeli minaresi çok köşelidir. Kasnağında 12 pencere bulunan kubbesi kurşunla kaplıdır. Kubbenin içi renkli kalem işleriyle süslenmiştir. Çok köşeli olan mihrabın üzerinde paşanın sadrazamlık yaptığı padişah III. Selim’in tuğrası bulunmaktadır. 

Köprülü Camisi

Çarşı içerisindedir. Safranbolu camilerinin en büyüğüdür. 1661 yılında sadrazam Köprülü Mehmet Paşa (1575-1665 ) tarafından yaptırılmıştır. Moloz taşlarla yapılmıştır. Kare planlıdır. Son cemaat yeri beş bölümlüdür. Minaresi tek şerefelidir. Sekizgen kasnağa oturan kubbesi kiremitle örtülüdür. Sade bir mihrabı vardır. Ahşap minberi geometrik motiflerle süslüdür. İçi sonradan yapılmış bazı kalem işleriyle bezenmiştir. 

Bu sayfayı değerlendir!
[Total: 0 Average: 0]