Eski Yunanda Müzik
Antik Çağda Müzik. Eski Çağlarda Müzik. İlk Çağda Müzik.
Antik Yunan Müzik Kültürü. Antik Yunan’da Dans ve Koro. Antik Çağ müziğinin hristiyanlığa etkisi nedir?
Antik Çağda Müzik ve insan üzerindeki etkisi
Antik çağda müzik araştırmacılar Eski Yunanistan’da çalınan müzik konusunda öteden beri çeşitli düşünceler öne sürmüşlerdir. Eski Yunan düşünürlerinin müziğe çok değer verdikleri bilinir. Hem Aristoteles, hem de Platon müziğin insan ruhunu kalıcı bir biçimde etkilediğine inanıyorlardı. Hatta, çeşitli müzik modlarını etkilerine göre sınıflandırarak, iyi bir karakterin oluşturulması için hangi modun yararlı olacağını belirlemeye çalışmışlardı. Pythagorasçı düşünürler müziği temel matematiksel doğruların açıkça ortaya çıkması olarak değerlendiriyorlardı. Bu düşünürler bazı matematiksel bağıntıların müzik aralıklarıyla çakıştığını da saptamışlardır.
Eski Çağlarda Müziği hakkında bildiklerimiz
Ama, elde pek fazla arkeolojik ipucunun bulunmaması, Yunan müziğinin o dönemde çalındığı gibi yeniden seslendirilmesine olanak vermemektedir. Bugün elde Yunan müziğinin yazıya geçirilmiş örneklerinden ancak 20 kadar parça vardır. Bunlar o çağa ilişkin kuramsal incelemelerin yardımıyla okunmuş, içerdikleri ses sistemleri yardımıyla metodik ve ritmik üslupları konusunda bir ölçüde bilgi edinilmiştir. Bazı Antik Çağ çalgılarının kalıntıları da günümüze ulaşmıştır. Amma bunlar çalınabilecek durumda değildir; dolayısıyla Yunan müziği konusunda bilinenler yalnızca o çağda yazılanlarla sınırlıdır.
Bütün bu parça parça bilgiler Yunan müziğinin bazen çalgı parçalarına da yer vermekle birlikte, daha çok sese dayandığını gösterir. Bu tek melodi çizgisinden oluşan, yani eş sesli (homofonik) müzikteki en önemli kompozisyonlardan biri Dionysos onuruna bestelenen ve konunun seslendirildiği bir şiir olan Dithyrambos’tu. Korolar zamanla gelişerek Yunan tragedyasının temeli haline geldi. Şiirlerin bazen müzik biçiminde tek kişi tarafından okunduğu da oluyordu. Bunun en iyi örneği şarkıcının kendi çaldığı lir eşliğinde söylediği Homeros’un epik şiirleriydi. Eski Yunan seslemeli bir dildi; bu yüzden de melodinin konuşma dilinin doğal ürünü olduğu varsayılabilir. Müzik seslerindeki uzun ve kısa notlar Yunanca’daki ünlülerin uzun ve kısa seslerine karşılık düşüyordu Bu ise, müziğin ritminin, şiirin ölçü formlarından ve kısa-uzun hece yapısından kaynaklanmasına yol açıyordu. Melodinin hareketine ise, sözlerin doğal olarak yükselip alçalmasına yol gösteriyordu.
Antik Çağda Yunanistan’da çalgı müziğinin gelişmemiş olduğu sanılmaktadır. Vurmalı, nefesli ve yaylı çalgıları hepsi kullanıldıysa da, en başta gelen iki çalgı, Dthyyrambo’ta koroya eşlik eden çift dilli kaval olan Nulos ile Kithara’ydı. Eşlik tarzının ne olduğu bilinmemektedir. Amma o dönemden kalmış metinlerde kontrpuan ya da armoniye ilişkin hiç bir hiçbir bilgi bulunmadığı için, eşlik olarak melodi çizgisinin bir başka çeşitlemesinin çalındığı, buna zaman zaman parmaklarla çalınan iki notalı akorların da eklendiği düşünülebilir.
İ. Ö. 4. Yüzyılda yaşamış müzik kuramcısı ve düşünür Aristoksenos, Yunan müziğinde kullanılan armoni sistemi konusunda çok yazmıştır. Antik Çağ müzik modları çeşitli tetrakordlardan türetiliyordu. Bunlara tetrakord denmesinin nedeni, her birinin dört nota içermesiydi. Bütün tetrakordların en üst ve en alttaki sesleri her zaman bir tam dörtlü aralığı oluşturuyordu; iki iç nota ise değişiyordu. Bu aralıklar tam ses, yarım ses, çeyrek ses ya da daha başka mikrotonal aralıklar olabiliyordu. Tetrakordlar ya da tetrakordun en üst notasını başka bir tetrakordun en alt notası yaparak (bitişik modlar böyle elde ediliyordu) ya da ikinci tetrakord ilk tetrakorddan daha uzun ses dizileri elde edecek biçimde (ayrık modlar böyle elde ediliyordu) birbirine bağlanabiliyordu. Birçok tetrakord birbirine bağlanarak erkek ve kadın ses alanlarını birlikte kapsayan üç oktavlık bir ses dizisi oluşturulmuştu.
Antik Çağ müziğinin Hristiyanlığa etkisi
Eski Yunan müziğinin Kiliseye etkisi
Klasik Yunan müzik kavramının daha sonraki müzikler üzerinde büyük ve kalıcı bir etkisi oldu. Özellikle, Hristiyanlığın ilk dönemlerinde agnostikler dua okurken Yunan ses dizini kullandılar. Bizanslılar da Yunan modlarını benimsediler. Romalılar Yunanlıların müzikte önderliğini kabul etmişlerdi; Yunan müzik kuramını da Avrupa’ya aktaran Boethius (İ. S. 470/475?-524) oldu ve ilk Hıristiyan kilise müziği modlarında Yunan modları sürdürüldü. Amma Yunan müzik kuramının başlıca mirasçısı İslam kültürü oldu. İran, Arap ve Türk düşünürlerinin müzik konusundaki yazılar9. yüzyıldan başlayarak Avrupa müziğini etkiledi.